Altyapı İstanbul Ligi’nden 1. Lige: Dalya Akyüz
Voleybola evimize çok yakın olduğu için Vakıfbank Spor okulunda başladım. 2 sene sonra önce Minik takıma seçildim. 2005 yaş grubu olarak Minik takım ve Midi takım ile Türkiye 4. ve 2. olduk. Küçük takımın 2. senesi pasör pozisyonundan libero pozisyonuna geçtiğimde oynama şansı bulamadığımdan kulup değiştirmeye karar verdim.
Bu arada Vefa abi ( Vefa Şimşek ) ile bireysel çalışmalara başladık. Vefa abiyi babamdan hep dinlerdim. Çalışkanlığı, disiplini ve öğreticiliği bana çok şey kattı. 2 sene çok çalıştık hala dönem dönem çalışıyoruz. Pandemi de esnasında hem İstanbul hem Türkiye plaj voleybolu şampiyonluğu yaşadım. Pandemi başlayana kadar İstanbul liginde Ataşehir Yıldızları yıldız ve genç takımında Reşat hoca ( Yazıcıoğlu ) sayesinde libero olarak oynama şansı buldum. Bir sonraki sene altyapı ligleri oynanmayacağı için Fenerbahçe Koleji 2. Lig takımı ile anlaştım. Ertesi sene yeni kurulan Lima Spor’dan teklif aldım ve çok genç bir kadro ile 2. Lig Playofflarını sonuna kadar oynadık. Benim için bu 2 sene çok büyük tecrübe oldu. Bizden tecrübe ve yaş olarak çok daha büyük ablalarla mücadele ettik. Özellikle Playoff serisi çok yorucu ve keyifliydi. 1. Lige çıkmayı son maçta kaçırdık.
Bu sene bir takımın çekilmesi ile çok genç bir kadro ile 1. Ligde oynuyoruz. Bizim için çok daha zor bir lig ama deneyim kazanıyoruz.
Ligin en genç 2 liberosundan biri olarak aldığım sorumluluğun farkındayım. Genelde 1. Ligde çok daha deneyimli oyuncular tercih ediliyor onun için ben de verilen bu şansı en iyi şekilde değerlendirmek istiyorum. Antrenörümüz Gökhan abi ( Gökhan Keskin ) ile çok daha fazla geliştiğimizi hissediyoruz. Son maçlarda çok daha iyi top oynamaya başladık.
2.5 sezon önce altyapı ligi oynarken şu an 1. Ligde oynamak çok güzel bir duygu.
Ama bunun için çok fedakarlık yapmak gerekiyor.
Sadece antrenman değil , beslenme, dinlenme ve mental olarak doğru yönlendirme.
Bu konuda da en büyük desteğim uzun yıllar profesyonel basketbol hakemliği ve spor yorumculuğu ve yazarlığı yapmış olan babam Ufuk Akyüz.
İtalyan lisesinde okuduğum için zor bir akademik takvimim var. Okul, antrenman ve maç takvimi sosyal hayatı çok kısıtlıyor ama spor yapmaktan ve sporun içinde kalmaktan mutluyum. Spor sayesinde edindiğim arkadaşlıklar ve çevre çok değerli çünkü iyisiyle kötüsüyle çok şey paylaşıyorsunuz.
Üniversiteyi İtalya veya Amerika’da okumak istiyorum. Halihazırda Amerika’dan çok iyi okullardan burs teklifleri almaktayım. 2 sene sonra bu konuda bir karar vereceğim.
Benim gibi genç sporculara 2 önerim var; 1.si muhakkak akademik olarak ta okullarını aksatmamaları. Çünkü herhangi bir sakatlık durumunda ellerinde başka birşey kalmayabilir. Herkes oyuncu olma şansı bulamayabiliyor.
2. olarak ise çalışmak ve sabretmek, şans bulduğun zamanda elinden gelenin en iyisi yapmak. O zaman her konuda tercih edilen biri olabilirsiniz.